

PRP (Platelet Rich Plasma) Tedavisi
PRP, "Platelet Rich Plasma - Trombosit Yönünden Zenginleştirilmiş Plazma Uygulaması" olarak bilinen tedavi yönteminin kısaltmasıdır. Bu uygulamada, kişiden alınan 10 cc kan, özel bir tüpe konularak santrifüj işlemine tabi tutulur. İşlem sonrası bileşenlerine ayrıştırılan kandan elde edilen az miktardaki “trombosit yönünden zenginleştirilmiş plazma” (PRP), aynı kişiye enjeksiyon yoluyla geri verilir.
Plateletler (trombositler), vücuttaki hasarlı dokuların onarımını ve doğal hallerine dönmelerini sağlamak için gerekli olan "büyüme faktörlerini" içeren hücrelerdir. Dokular hasar gördüğünde, kan trombositleri bu bölgeye yönlendirerek bir onarım süreci başlatır. PRP uygulamasının amacı, hedef dokuya kan dolaşımıyla taşınabilecek olandan çok daha fazla sayıda trombosit ulaştırmaktır. Bu sayede, hasarlı dokunun onarımı hızlanır ve etkisi daha güçlü olur. PRP ile elde edilen trombositlerin yoğunluğu, kandakine oranla 2 ila 4 kat daha fazladır.
Tedavi Süreci:
-
PRP uygulaması genellikle 2-4 hafta arayla 3-4 seans olarak yapılır.
-
Tedavi, 8-12 ayda bir tekrarlanabilir.
-
PRP ile sağlanan cilt yenilenmesi kalıcıdır, ancak yaşlanma süreci devam ettiği için koruma tedavileri önerilir.
Kullanım Alanları:
Estetik amaçlı PRP tedavisi;
-
Yüz, boyun, dekolte bölgesi, eller, bacak içleri ve kollar gibi bölgelerde,
-
Lazer veya peeling uygulamalarından sonra cildin hızla yenilenmesi,
-
Kırışıklıkların giderilmesi ve cilde esneklik ile parlaklık kazandırılması,
-
Uzun süre iyileşmeyen yara, çatlak ve deri niteliğinin bozulduğu durumlarda,
-
Saç dökülmesi tedavisinde kullanılır.
PRP tedavisinin herhangi bir yan etkisi yoktur ve güvenle uygulanabilir.